Sağlıkta kapsayıcılık notumuz ‘orta’

DÜNYA pandemiyle birlikte ‘koruyucu sağlık’ denilen kavramın önemini fark etti. Elbette o dönemde koruyucu sağlığın odağında bağışıklık sistemini doğru güçlendirmek vardı ama herkes hijyenik bakımın, doğru gıdalar tüketmenin, ilaçları doğru kullanmanın, ağız bakımıyla birçok hastalığın önüne geçilebileceğinin de farkına vardı. Küresel sağlık literatüründe ‘self care’ diye adlandırılan, Türkçe’ye de ‘öz bakım’ olarak çevrilen kavram, aslında büyük bir ekonomiyi de içinde barındırıyor. Öyle ki bu alanın küresel büyüklüğü 170 milyar pound olarak ölçülüyor.

Türkiye bu dev pazarın önemli oyuncularından. Nüfusu büyük, üstelik giderek yaşlanıyor. Bu da tıpkı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi öz bakıma daha fazla yatırım yapılması gerektiğini ortaya koyuyor. Yani potansiyeli güçlü ülkelerden biri olarak görülüyor. Ancak araştırmalar Türkiye’nin bu alanda daha gidecek uzun bir yolu olduğunu da gösteriyor.

YENİ BİR ŞİRKET BÜYÜYOR

Birkaç ay önce ağız sağlığından ağrı kesicilere, vitaminlerden sindirim sistemi ve solunum sağlığına kadar geniş bir alanda faaliyet gösteren Haleon’un Türkiye’deki yeni yapılanması tamamlandı. Haleon, 2022’de küresel ilaç şirketi GSK’dan yeni bir şirket olarak ayrıldı. Hem bu yapılanmayı hem de tüketici sağlığı pazarını konuşmak üzere Haleon Türkiye Genel Müdürü Sumru Atalay ile bir araya geldik. “2021 yılında GSK tarafından açıklanan stratejik plan doğrultusunda; pandemiyle birlikte artan tüketici sağlığı ihtiyaçları ile sektörün büyüme potansiyeli de göz önünde bulundurularak, tüketici sağlığı divizyonunun bağımsız bir şirket olarak ayrılmasına karar verildi. Amaç, hastalar ve tüketiciler için fayda sağlayan, uygun sermaye yapılarına sahip Birleşik Krallık merkezli iki benzersiz küresel şirket yaratmaktı. Bu planın bir sonucu olarak, 18 Temmuz 2022’de, Haleon’u Londra ve New York borsalarına kote yeni bir tüketici sağlığı şirketi olarak hayata geçirdik” dedi Atalay.

Sumru Atalay

Atalay’ın verdiği bilgilere göre Haleon’un Türkiye’de odaklandığı dört ana kategori var: Ağız sağlığı, solunum sağlığı, ağrı kesiciler ve VMS (Vitaminler ve Mineral Destekleri). Bu grupların küresel ekonomik büyüklüğüne bakıldığında toplam 170 milyar poundluk devasa bir rakam çıkıyor ortaya. Haleon’ın yıllık cirosu ise 11.3 milyar pound. Pazar büyük. Bunun arkasında, söz konusu başlıkların insan hayatında etkisinin de büyük olması yatıyor.

Öz bakımın genel sağlığa etkisini GSCF’nin (Küresel Öz Bakım Federasyonu) 2022 verileri ortaya koyuyor.

120 MİLYAR DOLARLIK TASARRUF

Buna göre öz bakım müdahaleleri sayesinde dünya genelinde yaklaşık 120 milyar dolarlık bir maliyet tasarrufu söz konusu. Bu aynı zamanda 11 milyar saat hasta zamanı ve 1.8 milyar saat de doktor mesaisinden tasarruf demek. Rakamlar çok etkileyici. Sumru Atalay, “Dolayısıyla önleyici sağlık hizmetlerine yapılan yatırımların uzun vadede sağlık sistemlerinin daha verimli çalışmasına olanak tanıyacağına inanıyoruz. Bunu iyi kullanan ülkeler sağlıkta tasarrufa imza atıyor. Bunun için de gerek politika yapıcıların gerekse toplumların bilinçlenmesi gerekiyor” diye anlattı bu durumu.

ÜLKELERE KARNE ÇIKARILDI

Sumru Atalay’ın dikkat çektiği bilinçlenme, Haleon’un hem küresel hem de yerel çalışma konularından biri. Atalay, “BM Sürdürülebilir Kalkına Amaçları’nın 3’üncü maddesi, her yaştan bireye sağlıklı bir yaşam sağlamayı ve refahı teşvik etmeyi amaçlamıştır. Bu amaç, sağlık hizmetlerine eşit ve kapsayıcı erişim olmadan başarılamaz. Bu doğrultuda Haleon olarak, Economist Impact’in dünyanın ilk global Sağlık Kapsayıcılık Endeksi’ni yayınlamasına destek verdik” diyerek önemli bir haber verdi. Yayınlanan endeksin, Türkiye dahil 40 ülkeye odaklanarak dünya genelinde sağlık kapsayıcılığının mevcut durumunu değerlendirmek ve sağlık kapsayıcılığının nasıl iyileştirilebileceğini göstermek için tasarlandığını da sözlerine ekledi.

Hemen Türkiye’nin durumunu merak ettik elbette. Tam bir özet vermek gerekirse, notumuz ‘orta.’ Atalay’ın verdiği bilgilere göre endeks ülkeleri; toplum içerisindeki sağlık (sağlık ve iyi olma halini etkileyen politikaları içerir), kapsayıcı sağlık sistemleri (sağlık harcamalarını ve alt yapıyı içerir) ve insanların ve toplumun yetkilendirmesi (sağlık müdahalelerinin kapsayıcı, erişilebilir ve bireyler, topluluklar ve dezavantajlı gruplar için tasarlanıp tasarlanmadığını içerir) olmak üzere üç gösterge çerçevesinde analiz etti. Ülkelere 0-100 arasında puan verildi. İngiltere, Avustralya, Fransa, Almanya ve İsveç ilk beş ülke. İlk 10 içinde yer alan diğer ülkeler ise Güney Kore, Kanada, İsrail, Tayland ve İsviçre.

DEPREM BÖLGESİNE  DİŞ KLİNİKLERİ

Haleon’un Türkiye’de öne çıkan iş birimlerinden biri diş sağlığı. Sosyal sorumluluk yaklaşımı kapsamında deprem bölgesinde diş sağlığının aksamaması için önemli adımlar attıklarını söyledi Sumru Atalay. Bunlardan birinin bölgedeki diş hekimlerine yönelik olduğunu belirtti ve ekledi: “Deprem bölgesinde yaşayan insanların ağız ve diş sağlığı hizmetlerine erişiminin sağlanması ve bölgede işyerleri göçük altında kalmış, yapıları az hasar görse de içine girip çalışılamayacak durumda olan, bölgeyi terk edemeyen hekimlerimize acil ve geçici çalışma ortamları yaratmak istedik.

Bu doğrultuda Sensodyne markamızla deprem bölgesinde Türk Diş Hekimleri Birliği ile 11 ilde 25 adet Ağız ve Diş Sağlığı Hizmet Birimleri kurduk. Bugüne kadar TDB bünyesindeki diş hekimlerimiz aracılığıyla toplamda 20 binin üzerinde vatandaşımızın ağız bakım tedavisine destek sağladık. Bu yıl ise Türk Diş Hekimleri Birliği’nin koordinasyonluğunda ve Hatay Diş Hekimleri Odası işbirliğiyle, çadır kentlerde yaşayan çocuklara yönelik düzenlenen ağız ve diş sağlığı eğitimleri için 6 bin çocuğa diş macunu ve diş fırçası gönderdik.”

İŞTE TÜRKİYE’NİN SONUÇLARI

Genel sağlık kapsayıcılık endeksi skoru 66.4 ile 40 ülke arasından 16’ncı sırada.

Toplum içerisindeki sağlık skoru 68.8; sıralaması 21.

Kapsayıcı sağlık hizmetleri skoru 68.4, 10’uncu sırada.

İnsanların ve Toplumların Yetkilendirilmesi skoru 62.4, 21’inci sırada.

Haleon Türkiye’de neler yapmayı planlıyor? Genel Müdür Sumru Atalay soruyu şöyle yanıtladı: “Biz Türkiye olarak, 2025 yılına kadar globalde olarak belirlediğimiz hedefe katkı sağlamak üzere iş ortaklarımızla birlikte çalışacağız. Bu hedef, dünya genelinde 50 milyon insanı daha iyi sağlık imkânlarıyla tanıştırarak herkes için erişilebilir ve adil sağlık hizmetleri sunmayı ve böylece bireyleri kendi sağlıklarını etkin bir şekilde yönetebilir hale getirmeyi amaçlıyor. Bunu da üç adımda başarmayı hedefliyoruz; markalarımız aracılığıyla değişimi yönlendirmek, öz bakıma yönelik araç ve çözümleri güçlendirmek; fikir lideri ve araştırmalara yatırım yapmak. Biz bu doğrultuda son iki yıldır birtakım çalışmalar yürüttük ve yürütmeye de devam ediyoruz.”

ÖZ BAKIM NEDİR

Dünya Sağlık Örgütü tanımına göre öz bakım (self-care); bireylerin, ailelerin ve toplumların sağlığı geliştirme, hastalıkları önleme, sağlığı koruma ve sağlık hizmetleri desteği olsun veya olmasın, hastalık ve sakatlık ile başa çıkabilme yeteneği olarak kabul ediliyor.

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir